Hataylı depremzede yaşananları anlattı: ” Depresyon altında insanları görünce şuurumu kaybettim, oturdum ağladım”

Hataylı depremzede yaşananları anlattı: ” Depresyon altında insanları görünce şuurumu kaybettim, oturdum ağladım”

” Yer Sarsıntısı sonrası şehrimi tanıyamadım, güya başka tıpkısı memlekette gibiydim”

Hataylı depremzede yaşadığı içtinap etmek kırcı anları anlattı

BURDUR – Hatay’üstelik yaşadığı depremin peşi sıra Burdur’a gelen depremzede Mustafa Birey yaşadığı istinkâf etmek meşbu anları anlattı.

6 Şubatta meydana mevrut depremin yaraları sarılmaya çalışılırken depremzedelerin üzerindeki etkisi hala sürüyor. Depremden ekolojik ortam memleketlerinden ayrılıp mütenevvi illerde yine yaşama tutunmaya etkin depremzedeler o anların izlerini üzerlerinde taşıyor. Hatay’ın Kırıkhan ilçesinde depreme yakalanan depremzede Mustafa Fert’bile onlardan biri. Ailesi ile gelişigüzel Burdur’a gelerek buradaki yurda yerleştirilen Duygusal ve ailesi ayrımsız zaman öne sakat yaşamlarına vurdumduymaz dönmenin hayali içerisindeler.

Yer Sarsıntısı simultane yaşadıkları saygı meşgul anları unutamadığını belirten Mustafa Duygusal; ” Hareket simultane sarsıntı ile uyandığımda bina bire bir sağa aynı sola gidiyordu. O anda hangi yapacağımı bilmiyordum. Bağırmama eşim ve çocuklarım üstelik uyandı. Hızlı Hızlı toparlanıp dışarıya çıktık. Dışardayken amcamların dahi dışarıya çıktığını gördüm. Elem yaktık ve ısınmaya başladık. Az Buçuk ısındıktan sonraları karşımızdaki binaların çöktüğünü gördüm ve yardıma koştum. İki eğik ayrımsız ocak vardı. Orada Suriye’den gelen aynı sülale kalıyordu. O ailenin asıl ve babası dışarıya çıkabilmişti ama diğerleri depresyon altında kalmıştı. Elektrikler gittiği amacıyla muhit haddinden fazla karanlıktı. Bir çıra ile bir iki dirilik enkazın üzerine bundan sonra amma aynı molekül yapamadıkları için ansız inmek zorunda kaldılar. Onlardan sonradan tığ çıktık enkazın üstüne. Enkazın altında tıpkısı nale duyunca kriz altında sağlıklı olan birinin olduğunu hissettim. Biraz tuğlayı kaldırdığımda bir kız çocuğu gördüm ve arkadaşlarla o çocuğu oradan çıkardık. Daha sonrasında onun altında bile bire bir kız bala henüz bulduk ve onu bile çıkardık. Onu araca bindirerek hastaneye götürdük. O çocukları oradan apayrı hastaneye gönderme etmişler ama durumları iyiymiş.” dedi

“O çocukları çıkardıktan sonraları karşılaştığım görünüş yüzünden şuurumu yitirdim”

Yaşadığı depremde gördüklerinden periferi şuurunu yitirdiğini belirten Can; ” Ego çocukları çıkardıktan bilahare şuurumu yitirdim. Hangi yapacağımı bilmiyordum. Oturdum ağladım.” diyerek yaşadığı ruh bilimsel sıkıntıyı anlattı.

Dışarıda geçirdikleri günleri da anlatan Mustafa Duygusal; ” Dışarda daima baran yağıyordu. Bu yüzden çığlık yakılıyordu. İnsanlar hangi yapacağını bilmiyordu, darmadağınık ayrımsız durumdu. Günlerin lacerem geçtiğini, hangi günde olduğumuzu bilmiyorduk. 6-7 çevrim Hatay Kırıkhan’birlikte kaldık. Elan bilahare iklim Jandarma Komutanlığı’nı arayıp müzaheret istedik. Jandarmalar minibüs ile gelerek bizi alıp toplanma bölgesine götürdüler. Sağ olsunlar askerlerin çok yardımı oldu bize. Sabaha alın İskenderun’a gönderdiler bizi. Oradan trene binerek 27 saat yolcuğun ardından Dinar’a geldik. Orada dahi AFAD’ın yardımı ile Burdur’birlikte mevcut Bilgisizlik ve Spor Bakanlığına sınırlanmış Safahat Mektepli Yurdu’na yerleştirildik.” açıklamasında bulundu.

“Fahri arkadaşların karşılaması bizi çokça duygulandırdı”

Deneyimsizlik ve Spor Bakanlığı’na ait yurda geldiklerinde fahri öğrencilerin ısıdam karşılamalarından haddinden fazla etkilendiğini tamlayan Mustafa Birey; ” İçeriye girerken öğrenciler valizlerimizi alınca çokça duygulandım. Allah hepsinden razı olsun. Burada bize eş odaları verdiler, mecmu ihtiyaçlarımızı karşıladılar. Çocuklarımı kreşe, okula yerleştirdiler. Burada kim personelden, müdürlerden, yetkililerden ve devletimizden Tanrı razı olsun. Anca bu büyüklüğünde iyilik görebilirdik.” diye depremzedeler amacıyla yapılan çalışmalara teşekkür etti.

“Depremde birçok tanıdığım vefat etti”

Yaşanan sarsıntı bile birçok arkadaşını kaybeden Mustafa Duygusal; “Depremde aynı arkadaşım ailesi ile birlikte enkaz altında kalarak mevt etti ve 3-4 gün sonra cenazeleri çıkarıldı. Yine bir vakitler benzeri aksiyon yerinde çalıştığım bire bir arkadaşım eşi ile gelişigüzel kolonların altında kalarak emrihak etti. Cenabıhak rahmet eylesin.” dedi.

“Neymiş eksantrik benzeri memlekette gibiydim”

Depremden sonradan yaşadığı ilçeyi gezerek depremin yıkıcı etkisini içten hisseden Duygusal; “Ego depremden sonra Kırıkhan’dahi kaldığımız 6 günce süreçte tam sokakları gezdim. Beyaz pırtı servis çalışanı olduğum için elan öncesinden birçok binaya girip çıkmışlığım vardı. Önceleri gördüğüm binaların depremden sonraki halini gördükçe şoka uğradım. Sanki başka bir memleketteymişim kabil hissettim. Arkamı döndüğümde sakat halleri geliyordu gözümün önüne. Sanki böyle bir husus yaşanmamış kabilinden hissediyordum. Böyle olacağını ne durum edebilirdim, hangi dahi aklıma gelirdi.” diye niteleyerek kent birlikte kim korkunç manzarayı tarif etti.

Share: