Koyu sulardaki amal onlara can (3)

Dünyanın bildirme mukavemetli, riskli ve enteresan mesleklerinden birini fail uran dalgıçları, sualtında boyadan kaynağa, inşaattan mezar açmaya kadar mukavim çok görevi hesabına getiriyor.

Zorlu meslekler sıralamasında yeryüzü üstlerde düzlük kayran uran dalgıçlığı, Türkiye’birlikte türlü üniversitelerde açılan sualtı teknolojisi bölümleriyle akademik eğitimi üstelik olan tıpkı çığır kolu oldu.

Üç tarafı denizlerle kuşatılmış Türkiye’bile degaje bir gelişim sahasına erbap olan uran dalgıçlığı, tıpkısı ayağı suda olan devasa projelerin de muhteşem benzeri parçası haline geldi.

Dışarıdan bakıldığında pahal kadar görünse de gerekli eğitimler, donanımlar ve inanma tedbirleri alındığında uzmanına bakarak karada iş yapmaktan aynı farkı olmayan sanayi dalgıçlığı, değişik sektörlerin ihtiyacına koşut ilerleyici yıllarda istihdam alanı henüz da büyüyecek mesleklerden biri olarak görülüyor.

Türkiye’deki muhteşem projelerde vadi almış Kağan Aykanat ile Amil Turgay ve meslekte yolun başında olan Durakhan Zeybek, uran dalgıçlığına start hikayelerini ve mesleğin zorluklarını AA’ya anlattı.

Komşusundan etkilendi endüstri dalgıcı oldu

Endüstri dalgıcı Kağan Aykanat’ın hikayesi, gençken benzeri sokakta oturan ve gelişim için sonsuz güçlükle dışına gidip gelen benzeri uran dalgıcı komşusuyla başladı. Bu mesleğe nikbet duyduğunu anlattığı komşusu, Aykanat’ı patronuyla tanıştırdı. O günden sonradan Aykanat üzere alelacayip tıpkısı dünyanın kapıları aralandı.

Mesleği sebebiyle birçok ülkeye gitme imkanı bulan Aykanat, gemi istirdat, çekik gemi emisyon, deniz yapım işleri, tesislerde bakım tamirat işlerinin birlikte aralarında 1915 Çanakkale Köprüsü, Galata Köprüsü, Metro Intikal Köprüsü ve Unkapanı Köprüsü’nün bile saha aldığı inşaatlarda çalıştı.

Su altında boyadan kaynağa, inşaattan çukur açmaya kadar güçlü çokça görevi hesabına getiren Aykanat, denizde, barajda, fabrika havuzlarında, silolarda meydana gelen ivedi olaylara bile engelleme etti.

“Arada Bir görmeden çalışıyoruz”

Tecrübeli sanayi dalgıcı Etken Turgay ile ortaklaşa kurdukları şirketle sualtında sayımsız işe imza atmaya devam eden Aykanat, endüstri dalgıçlarının genelde merbut alanda, bazen sisli, iz sularda kimi vakit bile gıyaben çalıştığını anlatım etti.

Aykanat, “Yıllar sonra böyle ayrımsız yetiniz gelişiyor. Tek şey görmeden cıvata takıp, söküp spekülasyon yapabiliyoruz. Akıntının çok olduğu, ‘Burada bu yapılır mı?’ denilen işleri yapıyoruz. Tabii bu az buçuk sevmekle müntesip. İnsanlar sabahleyin yüzünü yıkamak için kombiyi açarken, bizim mesaimiz sabahın sekizinde buz kabil suyun içre başlıyor. Sevilerek yapılacak bir iş.” dedi.

“Sanayi dalgıçlığı sportif dalgıçlığın üstünde”

Sanayi dalgıçlığının çokça kilolu aynı iş olmasının birlikte çok güvenli bir gelişim olduğunu da meni eden Aykanat, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Scuba dalgıçlık, başıboş dalış, zıpkınla dalış… Bunlar bizim işimizle on paralık alakası sıfır şeyler. Tıpkı balık adam ‘Eğitmenim’ diye gelip bizim işi yapamaz. Çünkü onun yaptığı eğitmenlik, sportif dalışçılara akıllıca tıpkısı eğitmenlik. Bizim işin eğitmenliği bambaşka. Çünkü bizim işin içre dalgıçlığı öncesinde yiyip yutmanız gerekiyor. Ondan sonradan dalgıçlığın yanı sıra hisse senedi yapabilir duruma gelmeniz gerekiyor. Yani elinizin açacak tutması, aşağıda bire bir şeyler yapıyor olmanız geçişsiz. Elbette bunun yanında dalgıçlık birlikte bilmeniz lazım ki bunları bayındır şen yapabilesiniz. O yüzden sportif dalgıçlık gerçekte bu işin temelinde, sanayi dalgıçlığı bu işin üzerinde. Bu sebepten uran dalgıçlığı daha dahi haddinden fazla itimat gerektiriyor. Çünkü normal sportif dalışta başınıza baret takmanız, üstünüze cankurtaran yeleği giymenize icap yok ama endüstri dalgıçlığında ayağınıza çelik kibirli başmak giymeniz da gerekiyor. Çünkü ayağınıza bire bir özdek düşebilir. Sportif dalışta böyle benzeri riskiniz namevcut. Aşağıda vakit kaybetmeden sizi bekleyen madde pir balıklar. Bizde bar, çökelge, yağ, lağımsa keriz, yakıtsa yakıt…”

Aykanat, gelişim yaparken emniyeti en son seviyede tuttuklarını dile getirerek, “Aşağı inerken en birkaç üç albeni kaynağıyla iniyorum, sportif dalış hoppadak sırtındaki tüple iniyor. Benim tüpüm aşağıda bitebilir, tek etki yok. Süpervizörüm yukardan apayrı bir vanayı açtığı anda ego gine havayla buluşabiliyorum. Ama ayrıksı balık adam eğer beraberinde hava kaynağı sağlayabilecek tıpkısı body yoksa tahakküm durumda kalabilir.” diye konuştu.

Yurt dışına dönük bire bir patika

Türkiye’bile kâh üniversitelerde 2 almanak sualtı teknolojileri bölümlerinden çıkışlı olanların stajlarını tamamlayıp sanayi dalgıçlığı firmalarında mesleğe başlayabildiğini anlatan Aykanat, antrparantez balık çiftliklerinde, gemi hizmetlerinde, sefine arama, bakım ve onarımlarında, tersanelerde, marinalarda, otellerde, bahir temizliğinde fariza yapabildiğini dahi söyledi.

Aykanat, yüzlerinin bu meslekte az buçuk ancak dışına dönük olduğunu zira orada çıktı isteklendirme bulabildiklerine değinerek, Türkiye’üstelik teknolojik namına yetemedikleri işlerde yabancı firmaların devreye girdiğini aktardı.

“20 ile 3 saat beyninde değişen dalışlar yapıyoruz”

İş temposunun ağırlığı zımnında uran dalgıçlarının sportmen kabil yaşaması gerektiğini anlatan Aykanat, sanayi dalgıcının bir gününü şöyle anlattı:

“Sabah mahsus tıpkısı mesaimiz var. Mesainin içre sizin plonjon yapacağınız tıpkısı müddet var. Dalışın derinliğine göre bu nüsha iki dalışa büyüklüğünde çıkıyor. Normalde biricik dalışta gününüz bitiyor. Plonjon yapacağınız saat, derinliğe bakarak belirleniyor. 20 dakikalık dalışlarla, 3 saat beyninde değişen zamanlarda dalışlar yapıyoruz. Dalışlarımız güdük ve bizim işimizde haddinden fazla eğlence imkânsız. Balıklar bizim yanımızdan bedii ama bizim gözümüze hiç takılmaz. Çünkü biz işimize odaklıyızdır. Aşağıya indiğim zaman benim gözümde cıvata sıkacaksam yalnız cıvata peki. O etap odaklanarak iniyoruz aşağıya. Sonradan dalışınız bittikten bilahare basınç odasına giriyorsunuz. Gerekmiyorsa 30-40 dakika büyüklüğünde dinlenip sonraları özge dalış özne arkadaşa yardım ediyorsunuz ve bu arada mesainizi bitiriyorsunuz. Gününüz hakeza geçiyor.”

Aykanat, Türkiye’bile endüstri dalgıçlığı alanındaki birçok firmada çalıştığını ve işin kuşkusuz yapıldığını öğrenme imkanı bulduğundan bahsederek, dünyalık kazandıkça işine envestisman yaptığını söyledi.

İyi aynı ekiple çalışmanın kişiyi iyi yerlere getirdiğini, ekibi mebzul ayrımsız ekipmanla ayrımsız araya getirmenin dahi avantaj sağladığını aktaran Aykanat, “Çünkü denizin ortasında aynı şeyiniz kusurlu olduğu ahit benzeri nalburdan gidip tıpkısı öz alamıyorsunuz. O dakika orada çözmeniz müstelzim şeyler bunlar.” dedi.

Arkadaşlarını gelişim kazasında kaybetmenin üzüntüsünü yaşarken, tarihi işlere da şahitlik etmenin nazik keyif verdiğini anlatan Aykanat, “Bana göre eli açacak tutan, aklı durumunda, kendine hakim kadın, ayvaz herkesin yapabileceği bir iş. Bizim işin haddinden fazla değişik dalları var. Azrail bile çekiyoruz, plonjon amirliği da yapıyoruz, cerrah namına basınç odalarımızı kullanıyoruz. Bu işe hemen çamurun süresince çalışmak namına bakmaya lazım bulunmayan, biz sonuçta aksiyon seçen tarafta değiliz. Ne geliyorsa onu yapıyoruz. Zaman burada çamurda çalışıyorsak ferda Antalya’dahi plajda üstelik çalışabiliriz.” ifadelerini kullandı.

Independenta batığı meslek hayatına yön verdi

Sanayi dalgıcı Faktör Toygar bile Toroslar’da etkili 8 çocuklu aynı ailede büyüdüğünü, gelişigüzel yerde sigortalı çalışmayı tayf ederek 18 yaşında İstanbul’a geldiğini dile getirdi.

Independenta batığı çalışmasında işe başladığını belirten Toygar, mesleğe start hikayesini şöyle anlattı:

” Kadıköy’dahi Independenta batığı vardı. 1979 yılında batmıştı bu tanker. İşsiz kaldım. Dalgıçların hortumunu tutarık işe başladım. Hem çalıştım hem okudum. Üniversiteyi de orada bitirdim. Dalgıçların hortumunu tutarken bu gelişim beni çokça sardı ve çok zevkliydi. Toroslar’dan geldim, parası dahi güzeldi dolayısıyla. Dedim ki çıktı imdi bu işi yapayım.”

Turgay, o günden sonradan Artvin’den Rize’ye kadar Türkiye’nin bütün karasularında hem boşalma hatlarında çalıştığını hem da batmış gemileri çıkardığını aktardı.

Toygar, patika hayatı boyunca kısaca 40 kadar çekik sefine çıkardığını dile getirerek, şöyle devam etti:

“Elbette bunların benzeri kısmı hurdaydı, kovanlık adınaydı, aynı kısmı limanların açılması adınaydı, bire bir kısmı da daha çok devletin limanlarını kapattığı yerlerde istirdat amaçlıydı. Bilahare baktım ki dünyada dahi böyle güzel işler var. 22 devlet dolaştım. Tahminî 7-8 tanesinde dahi güzel işlemler yaptım. en son geldiğimiz dideban da şu anda Silivri. Yaş 57 tığ hala bitmeme. Hala arada sırada kontrollerde ve keşiflerde dalıyorum. “

Türkiye’bile 5 üniversitede sualtı teknisyenliği bölümünün olmasının bire bir yarar olduğunu tabir fail Turgay, “Dünyada bu mesleği açmak isteyenleri, 6 ayda yalnız müstehzi yerine yetiştirip ve sertifikalandırıyorlar. Türkiye’de bu alanda terbiye kayran öğrencilere ihtişam katkısıyla pir eğitimler verilse aslında tığ balık adam ihracatı özne bir mutluluk konumuna geliriz. Fakat teoride iyiyiz, pratikte zayıfız.” diye niteleyerek konuştu.

Dalış yapmadığını fakat ekibinin zorlandığı aynı yerde suya dalıp kontrol ve irfan yaptığını aktaran Toygar, ekibinin anlattıklarını sadece kağıt üstünde görmediğini, gözüyle görerek onları yönlendirdiğini belirtti.

Üniversiteden sonradan uran dalgıcı adına mesleğe başladı

Mesleğin başında dinç tıpkı uran dalgıcı olan Durakhan Efe ise babasının Çanakkale’deki dalış okulunda yetişek almaya başladığını kaydetti.

Hayatta değme zaman babasını örnek aldığını ancak bu meslekle uğraşan büyüklerinin bile tavsiyesiyle uran dalgıçlığı üzere Rize Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesinde sualtı teknolojisi bölümünde terbiye gördüğünü ifade eden Kabadayı, çıkışlı olduktan sonradan nitelikli sanayi dalgıcı kendisine mesleğe başladığını anlattı.

Yaklaşık 2 yıldır meslekte olduğunu dile getiren Kaptan, “Birçok işte çalıştım amma arz etkilendiğim işlerden biri şu zaman çalışmaya bitmeme ettiğim Silivri Düz Altı Doğal Gaz Ambarlama Tesisi Projesi oldu. Endüstri dalgıçlığının yanı sıra dışarıda halat, hortum işlerine ve dalgıcın giyinmesine de apotr oluyorum.” dedi.

Kendi bölümünden çıkışlı birçok öğrencinin bu mesleği ilerletemediği evet da ayrımlı tıpkısı dalla uğraştığından bahseden Zeybek, sözlerini şöyle tamamladı:

“Endüstri dalgıçlığı çok riskli ama benzeri o kadar de keyifli bir patika. Ben bir nice arkadaşıma uran dalgıçlığını öneriyorum. Piyasada biraz daha bu alanda çalışan herif olması gerekiyor. Benim ayrımlı belgelerle bu işi acun çapında yapabilme hedefim var. Böyle bire bir ekiple çalışmak özellikle çokça adamakıllı. Türkiye’nin sunma bol dalgıçlarıyla beraber çalışıyorum diyebilirim. Hepsi birbirinden görmüş geçirmiş. Aralarındaki yeryüzü canlı dirilik ben olduğum devir az buçuk daha bana belletmen yaklaşıyorlar. Elimden tutuyorlar. Rahat olmamı söylüyorlar. Kâh işlerde yardımcı oluyorlar. Onlara birlikte antrparantez teşekkürname ediyorum.”

Share: