Sinoplu Emlakçı Atalay: “8 Senedir Emlakçıyım Ben Bu Zamana Kadar Böyle Ayrımsız Çağ Görmedim”

MUSTAFA MAHIRANE

Sinoplu emlakçı Ahmet Atalay, “Şu zaman bile piyasada altın varak kıpırdamıyor.  Ne kiralık kat tutan var. Hangi eşyalı daire tutan var. Ne gereksiz ofis tutan var. Şu anda varak kıpırdamıyor. Haddinden Fazla külüstür etraf. 8 senedir emlakçıyım ben henüz bu zamana büyüklüğünde böyle benzeri periyot görmedim. Bu sene çok çorak dolaşma. Emlakçılığı birlikte bitirdiler. Temas şeyi bitirdiler. İnsanların çalım gücü kalmadı. İnsanlar evine ekmeği ağırlık götürüyor” dedi.

Sinoplu emlakçılar artan basamak satışları ve kiralar için durumdan şikayetçi olduklarını belirtti. Sinop’ta emlakçılık işleyen Toygar Topal, “Güven oranlarının haddinden fazla faziletkâr olması sebebiyle orta direk dediğimiz önceleri var olan bugün kalmayan kişilerin dahi familya sahibi olması kâin kredi oranlarıyla çok tür görülmüyor. Doğrusu faziletkâr meblağlı kredilerinde bankalar tarafından verilmediğini günümüzde görüyoruz. Bu anlamda bey noktasında çokça şişman tıpkısı daralma var. Vatandaşlarımız üzere daha çok aile kabul etmek hayal oldu” ifadelerini kullandı.

“PİYASADA VARAKA KIPIRDAMIYOR”

Sinoplu emlak bürosu Ahmet Atalay şunları söyledi:

“Geçen sene tıpkı familya liyakatsiz olarak 500 bin liraydı deminden 1 trilyon (1 milyon) 200 bin-300 bin civarında. 1+1 evler 300, 350, 400 bin civarındaydı. Şimdi 1+1 eş da 1 trilyon (1 milyon) 200 bin civarında. Kira konusunda bile yüzdelik beniz artma var. Şu anda ayrımsız eşyasız habbe icar fiyatı 3 bin liradan başlıyor. 3 bin 4 bin diye niteleyerek gidiyor. Eşyalı evler da 3 buçuk, 4, 4 buçuk, 5 bin diye gidiyor.

Dün eşyalı bir evi sorduk eş 10 bin TL istedi. O derece fiyatlar kalık oldu. Ekstrem derecede düşüşümüz var. Şu zaman üstelik piyasada gümüş varak kıpırdamıyor.  Ne kiralık daire tutan var. Hangi eşyalı kat tutan var. Ne gereksiz daire tutan var. Şu anda varaka kıpırdamıyor. Çok kalıpsız kıyafetsiz meydan. 8 senedir emlakçıyım ego elan bu zamana büyüklüğünde hakeza bire bir aktarılma görmedim. Bu yıl çok berbat dönme. Emlakçılığı de bitirdiler. Gelişigüzel şeyi bitirdiler. İnsanların gelgel gücü kalmadı. İnsanlar evine ekmeği ağırlık götürüyor. Zaman benzeri daire almaya kalksan genişlik ızdırap kat 1 trilyon (1 milyon). Şu anda 300-400 bin TL kredi çektiğin ant 850 bin lira kalın kafalı ödemesi var. Bankalar artık ocak kredisi dahi vermiyor. Zaman eş insan çalışan ayrımsız ailenin ayrımsız maaşından ilavesi krediye gidiyor. Bu de cins değil. Çalışan ayrımsız sülale kocanın eş ahiz olasılığı bile fon oldu diyebilirim. Her özdek daha bile kötüye gidiyor. Daha de elem durumdayız. Herhangi Bir çağ bir kadem daha kötüye gidiyoruz. en son uçurumdan bayağı düşeceğiz.”

“BÜYÜK SIKINTILARIMIZ MEVCUT”

Sinoplu emlakçı Turgay Topal ise şu ifadelere düzlük verdi:

“Sinop açısından düşündüğümüzde elhak tekmil Türkiye’dahi sair sektörlerde olduğu üzere gayrimenkul sektöründe üstelik maliyetlerle akla yatkın oranlı aynı artım bahis konusu. Güzeşte yıl metrekare yapım maliyetleri 1000, 1250 TL civarlarındayken bugün metrekare vahit fiyatları 6 bin TL’lere kadar daha çok. Kendi Kendine kendisine bunlar gayrimenkullere mir ve kira fiyatlarına dahi yansıyor. Sabık yıl 1+1, 2+1 dairelerimiz 5 yüz bin ila 7 beniz bin civarlarındayken bugün 1+1 dairelerimiz 1 milyon civarında başlıyor. 2+1 dairelerimiz 1 buçuk milyona büyüklüğünde liyakatsiz dairelerde fiyatlandırılıyor. Bu anlamda şişman sıkıntılarımız bulunan. Yüreklilik oranlarının haddinden fazla faziletkâr olması sebebiyle itidalli direk dediğimiz önceden var olan zaman kalmayan kişilerin de familya sahibi olması mevcut itimat oranlarıyla haddinden fazla mümkün görülmüyor. Elhak erdemli meblağlı kredilerinde bankalar tarafından verilmediğini günümüzde görüyoruz. Bu anlamda koca noktasında çokça balaban aynı daralma var. Vatandaşlarımız üzere daha çok aile almak görüntü oldu. Önceden aynı birey mütekait olduğunda ikramiyeleriyle aynı karı alabiliyorlardı. Sunma asıl anayasal hakları olan tahaffuz haklarını gerçekleştirebiliyorlardı. Ama zaman emeklilerimizin ya dahi çalışanlarımızın kâin gelirleriyle eş sahibi olmaları neredeyse fon oldu diyebiliriz.”

Share: