Üç Gömlek, 62 Yıldır Sahaflık Işleyen Nurhan Keçeli: “Sahaflık Gelecekte Antikacılığa Dönüşecek”

Malatya’birlikte İstanbul Pasajı’nda sahaflık eden Nurhan Keçeli, “Bu patika gelecekte antikacılığa dönüşecek. Daha Çok bilgisayar, el telefonu ve tabletten pusula okuma dönemi başladı. Gençler bunlara henüz çok akım gösteriyorlar. Belirli tıpkısı nesil ya birlikte yaşta olanlar kitabı takip etmek amacıyla elinde burulmak istiyor” dedi.

Malatya’nın önceki sahaflarından Muharrem Keçeli’nin kurduğu ‘Yüksekokul Sahaf’ 62 yıldır tıpkı durumunda bakım vermeye devam ediyor. Muharrem Keçeli’nin vefatının ardından sahaf dükkanını işleten Nurhan Keçeli, işleri yavaş yavaş oğluna devrediyor. Üç nesildir sahaflık fail mesleği devam ettiren Akademi Sahaf, 1960 yılından buyana tezkere akıp satarken, bir nice öğrencinin okuyup, meslek sahibi olmasına birlikte ulama sağladı.

“KİTABA OLAN SEVGİSİ BABAMI SAHAF YAPTI”

Babası Muharrem Keçeli’nin kitapları çok dost tıpkısı eş olduğunu rapor eden Nurhan Keçeli, “Gençliğinde kundura malzemeleri satardı. İşleri zımnında İstanbul’a çokça gidip gelirdi. İstanbul’a gidenler dönüşte oyuncak getirirdi ama babam valizle pusula getiriyordu. O okur biz dinlerdik. ‘Binbir Tün Masalları’ adlı kitabı üç sene bize okuduğunu hatırlıyorum” dedi.

Keçeli, kundura işiyle uğraşan babasının çalıştığı hanın yanması üstüne şu anki sahaf dükkanın bulunduğu pasaja geldiğini anlattı. Babasının elan sonra sahaflık yapmaya başladığını kaydeden Nurhan Keçeli, “O dönemde dallar dükkanda bulunan sandalyelerde Teksas-Tommiks okurlardı. Pusula pahalıydı, o nedenle 5-10 kuruşa kari kitabı benzeri başkasına verirlerdi. Yoksa 2,5 liralık bire bir kitaba mal yöneltmek seçme babayiğidin ev değildi. Bu şekilde başladı, sonraları ekol kitapları sattı. Kitaplar, romanlar derken sahaflık devam etti. Kitaba olan sevdası onu sahaf yaptı” diyerek konuştu.

“KİTABIN DEĞERİ BİLİNMEYE BAŞLADI”

Kitabın değerinin eskiye bakarak günümüzde daha çok bilindiğini kaydeden Keçeli, şunları söyledi:

“Ayrımsız sahaf yoldaş, ‘Sahaflık, ölenden alıp ölecek olana satmaktır’ diyor. Bizi genelde kıvançlı edenler kütüphanelerdir. Genelde çocuklar bir paralelde olmuyor, zımnında bile benzeri şekilde ellerinden çıkarmaya çalışıyor. Bazısı stabil umursamıyor izansız dönüşüme veriyor bazısı geliyor ‘alır mısınız?’ diye niteleyerek soruyor. Ulus kitabın değerini dayanabilen bilmezdi. Değme ne büyüklüğünde sahaflık yaptıklarını söyleseler bile kitabın değerini o dönemde bilmezlerdi. Bulgur, düzmece, terlik karşılığı çerçilere verenler olurdu. Biz dahi çerçilerin toplayıp getirdiklerini alırdık. Şimdi herkes kitabın değerini biliyor. Bu noktada internetin katkısının haddinden fazla olduğunu düşünüyorum.”

“GENÇLERDEN ÜMİTLİYİM”

Keçeli, Malatya’dahi bir nice insanın evinde kitaplığının olduğunu ve betik kültürünün yerleştiğini belirterek, “Cemiyet istiyor ki yüzdelik yüz tümce okusun amma tek topluluk yüzde yüz okumaz. Gelişmiş ülkelerde yüzde 7, gelişmekte olan ülkelerde ise yüzde 4’ün altında olduğu ifade ediliyor. Malatya betik okumada yüzde 6’ları bulmuş vaziyette. Okuma noktasında nazik aynı gelişme var. Ego ümitliyim, özellikle gençlerden yana henüz fazla ümitliyim” dedi.

“YAZMA KÜLTÜRÜ YOK”

Nurhan Keçeli, sahaflık mesleğinin geleceğiyle ait ise şunları söyledi:

“Bu çığır gelecekte antikacılığa dönüşecek. Daha Çok elektronik beyin, cep telefonu ve tabletten betik kıraat dönemi başladı. Çoluk Çocuk bunlara daha fazla cereyan gösteriyorlar. Belli Başlı bire bir nesil ya dahi yaşta olanlar kitabı çakmak amacıyla elinde sancımak istiyor. Bundan Sonra geçmiş abece internet sitesinde yayınlanıyor. Okuyucu haddinden fazla olunca yayınevleri bunu alıp, basıyorlar. 20’nin üzerine eser veren çoluk çocuk var. Bunlar bana göre çokça müspet gelişmeler. Beğenilse bile beğenilmese üstelik fora etmek çok eke zira bizde çit kültürü yok. Malatya’bile yazarlarımız var ama yazma kültürü tutkun. Okuma kültürü ise ferah.”

“DÜNYA VE TÜRK KLASİKLERİ SAKIL İLGİ GÖRÜYOR”

Dünya ve Türk klasiklerine ağirbaşli ayrımsız ilginin olduğuna ilgi çekici Keçeli, “Bu kitaplar yok satıyor. Bu kitaplar elime geldiği bölüm 3-5 gün içerisinde hemencek satılıyor. Gündeş kitaplar ise gösterişli ve yazıları büyük ve baskıları iyice. Haddinden Fazla okumadım ama tüvana ittifak bu kitaplara büyük ilişki gösteriyor” dedi.



Share: