Muşlu aileler çocukları amacıyla HDP önündeki eylemlerini sürdürdü

Muş’ta, çocuklarının yıldırı örgütü PKK tarafından dağa götürülmesinden HDP’yi mesul markajcı aileler, partinin mülk başkanlığı binası önünde yerleşme eylemi yaptı.

Çocuklarına telaki ümidiyle Diyarbakır annelerinin başlattığı eyleme bindi veren aileler, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat’ta meydana mevrut depremler zımnında küşayiş verdikleri eylemi sürdürdü.

HDP İl Başkanlığı binası önünde ayrımsız araya gelen aileler, “Halk düşmanı tümen”, “Evlatlarımızı vereceksiniz”, “Ha HDP ha PKK”, “Türk-Kürt kardeştir, HDP kalleştir”, “Halkı dolandıran fırka”, “Anneler direniyor”, “Bundan Sonra yeter yakamızdan düşünüm” ve “Kâfi bundan sonra evlatlarımızı bırakın” yazılı pankartlar açtı.

Kahramanmaraş’ta meydana mevrut depremler nedeniyle 3 hafta döl nöbetine vuzuh verdiklerini tabir eden Ayten Koçhan, ” Türkiye’mizin başı sıhhatli olsun. Depremde hayatını kaybedenlere rahmet, yaralılara felah diliyorum. Devletimizin, askerlerimizin ve herkesin Allah yardımcısı olsun.” diye konuştu.

HDP ve PKK’dan evlatlarını istediklerini tamlayan Koçhan, oğluna doğrulama olması çağrısında bulunarak, şunları söyledi:

“Dönün yavrum, meydana mevrut afetleri görüyorsunuz. Kadın devletimize bindi olun. Yolunuz el değil. Yılanın başı HDP’dir. Evlatlarımızı versinler yeter. Çıktı analar babalar evlat hasretine dayanamıyor. Ersin, oğlum şayet beni duyuyorsan, görüyorsan dön, konfirmasyon ol. Gel devletimize bakım cilt.”

Depremlerin üzüntüsünü yaşadıklarını dile getiren ağababa Şemsettin Özcan, şu görüşleri aktardı:

“Ülkemizin başı iyi olsun. Askerimiz, polisimiz hareket bölgesinde çalışıyor. Tanrı güçlerini artırsın, sabah akşam onlarla alay malay olsun. Çocuklarımızı HDP’den istiyoruz. Çocuklarımızı alıncaya büyüklüğünde HDP’nin uğrunda bekleyeceğiz. HDP’nin PKK’dan farkı yoktur. Evlatlarımız sesimizi duyuyorsa gelip konfirmasyon olsunlar. Buradaki polis ve askerler kardeşinizdir. HDP Kürtleri kandırıyor. Kürtleri savunduğunu söylüyor ancak öyle bir madde yok. HDP kapatılsaydı bizler üstelik rahatlardık. Bizim başımıza getirdiklerini Tanrı birlikte onların başına getirsin.”

Share: