Depremde 72 kişiyi kurtaran Osmaniyeli itfaiyeciler tedricen yarıştıkları anları anlattı

MUSTAFA ÜNAL TEVAZULU/YENMIŞ ÇAĞLIYANER – Osmaniye’bile depremde yıkılan binaların enkazından 72 kişiyi kurtaran itfaiye müdürlüğü personeli, gitgide yarıştıkları anları anlattı.

Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri merkezli, 6 Şubat’ta meydana mevrut 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerden etkilenen Osmaniye’birlikte belediyeye sadık itfaiye aracı ekipleri, afetin ardından arama istirdat çalışmalarına başladı.

İhbarlara göre kentteki enkaz alanlarına görevlendirilen itfaiye aracı ekipleri, avlu yönetmek üzere mesai mefhumu gözetmeden görevini yaptı.

Osmaniye Belediyesi İtfaiye Müdürü Fazlı Delicesine, AA muhabirine, Pazarcık merkezli önce depremi keder şekilde hissettiklerini söyledi.

Ailesini tehlikesiz benzeri yere aldıktan sonra fariza namına geçtiğini dile getiren Delimsirek, bu sırada çokça sayıda ihbar aldıklarını kaydetti.

Ekipler halinde gelişmemiş sürede kentte yıkılan binaların enkazlarına gittiklerini belirten Atmaca, şöyle bitmeme etti:

“Balaban tıpkısı fenomen yaşadık. Çokça sayıda çökme vardı. Vatandaşlarda çokça iri panik vardı. Tığ da bu esnada vatandaşın yanı sıra olup gerileme alanında geçmiş müdahaleyi yaptık. İlk etapta abat gitmek için ailelerimizi güvenli yere almamız gerekiyordu. Ailelerimizle ilişkin kafamızda ayrımsız istifham olmadığı için rahatlıkla 24 saat esasına bakarak çalıştık. Osmaniye’dahi enkazlarda kontrol istirdat işlemlerini 7 günde tamamladık. 34 enkazda taharri istirdat yaptık, 72 kişiyi kurtardık.”

Atmaca, itfaiye aracı ekiplerinin bu süreçte fedakarca çalıştığını dile getirdi.

“On Paralık durmadan ‘Enkazdan bire bir hareketli alabilir miyiz?’ düşüncesiyle akım ettik”

İtfaiye eri Mehmet Büyük Taşkınel birlikte zelzele takkadak “çök, dolap, tutun” hareketi yaptığını söyledi.

Sarsıntı bittikten sonradan model itfaiye aracı istasyonuna geldiğini tabir fail Taşkınel, “Deprem çabucak seçkin şeyin bittiğini düşündüm, haddinden fazla şükür bina yıkılmadı. Çok ateş tıpkısı afetti.” dedi.

Taşkınel, bu süreçte 7 aktarılma 24 saat esasına bakarak çalışıp ellerinden geleni özveren şekilde yapmaya çalıştıklarını anlattı.

Ekip kendisine güç emek sürecinden geçtiklerini ve benzeri an olsun dinlenmeyi düşünmediklerini vurgulayan Taşkınel, “Aynı insana, cana dokunabilmek bizim için çokça önemliydi. Elimizden geldiğince kâh canlara dokunabildik. Bunun sevinci bize kâfi.” ifadesini kullandı.

İtfaiye eri Mustafa Çenet ise depremde evinin karşısındaki binanın çöktüğünü belirtti.

Bu binanın enkazı altında kalanlara ulaşmaya çalıştıklarına değinen Çenet, şöyle konuştu:

“O koridor ‘can’ söylemek bizim amacıyla başkaydı. Herhangi Bir şeyi unuttuk. Yağmur yağıyordu, soğuktu, üşüdük. Enkazda ayrımsız kızla karşılaştım. Donuyordum çünkü ıslanmıştım. Çocuğa dedim ‘Bana 5 dakika izin et.’ Kız bana ‘5 zaman sonraları ölürsem hangi olacak ağabey.’ O çatlak esasen bir oksijen alıp kızı oradan aldım. Allah’ım bire bir henüz göstermesin. Çokça zordu. Kol arkadaşlarımızla 24 saat, uykusuz, hiç durmadan ‘Enkazdan ayrımsız etkili alabilir miyiz?’ düşüncesiyle akım ettik.”

Çenet, bu süreçte devletin yanlarında olduğunu ve gayrı illerden gelen ekiplerin kendilerine her anlamda arkalama ettiğini sözlerine ekledi.

Share: