Bursa’birlikte polis güçleri, komşuların tıpkı evden bağrışma sesleri geldiğine dayalı ihbar aldı. İhbarla eve giden ekipler, ailesiyle alay malay kıvrak Suriyeli Muhammet Hüseyin’i ölü buldu. İlk incelemede çocuğun vücudunda ekşimik, çarpma ve üzüntülü izlerine rastlandı. Babası, üvey annesi ve 3 kardeşiyle birlikte oturan ve eziyet yapılarak öldürüldüğü değerlendirilen Muhammet Hüseyin’in camit bedeni, stabil ölüm nedeninin belirlenmesi amacıyla Bursa Adli Tababet Morgu’na kaldırıldı. Gemlik Cumhuriyet Başsavcılığı’nca başlatılan soruşturmada küçük çocuğun cansız bedeninden alınan parçalar, İstanbul Adli Tababet İhtisas Dairesi’ne gönderildi. Muhammet’in ablası H.H.’nin bile sırtında ızdıraplı olduğu tayin edildi. H.H. üstelik Bursa Site Hastanesi’nde tedavi altına makbuz.

ÖNCE KIZINI, SONRADAN EŞİNİ SUÇLADI

Cet Yahya Hüseyin (40) ile annelik Emine Hayyum gözaltına makbuz. İkilinin ifadeleri ise Muhammet’in ölümünün bire bir çağ süresince saklandığını ortaya çıkardı. Ağababa Yahya Hüseyin, ifadesinde Muhammet ile ablası H.H.’nin ilk evliliğinden olduğunu, ikinci eşi Emine Hayyum’dan üstelik 2 çocuğu bulunduğunu söyledi. Polise, oğlunu 14 yaşındaki kızı H.H.’nin öldürdüğünü tamlayan Yahya Hüseyin, şunları anlattı:

“5 sene evvel ülkemdeki iç savaştan kaçarak, Bursa’ya geldim ve otogarda kanıt olarak çalıştım. Görüngü günü akşamı işten geldim. Eşim, ‘Muhammet öldü’ dedi. Korkudan cenazenin yanına gidemedim. Polisi bozukluk aramadığını sorduğumda, ‘Polisi aramayalım, bizi derun atarlar’ dedi. Polisi araştırmak istediğimde ise boğazına bıçak dayayarak, ‘Polisi ararsan, kendimi keserim’ dedi. Bunun üzerine polisi arayamadım. Ne olduğunu sorduğumdaysa Muhammet’in ablasının temizlik sonrası unuttuğu kimyevi maddeyi içtiğini söyledi. Devrisi sabah ise ablasının kardeşini, ağzını elleriyle kapatarak, boğduğunu söyledi.

“EŞİMDEN ŞÜPHELENİYORUM”

Oğlunun bulunduğu odaya girmediğini, kızına bile korkudan titrediği amacıyla olayı soramadığını tez fail baba Hüseyin, “Sabahleyin işe gittim. Akşam eve geldiğimde eşime polise bilgi vermemiz gerektiğini söyledim. Fakat ‘Polis bizi mahveder, karın atar, çocuklar sefil olur’ diye niteleyerek, karşı daha çok. Oğlumun cesedini gömmeyi planladı. Ben bile ‘Tamam’ diye onu oyaladım, evden çıkıp polise geldim. Oğlumun ölümünde eşimden şüpheleniyorum” diye niteleyerek konuştu.

“ARAMIZDA MESAIL VARDI”

ANNELIK Emine Hayyum ise Muhammet ile ablası H.H.’nin ilgilendiğini, bu nedenle vücudundaki yanıkları görmediğini belirterek, şunları anlattı: “10-15 ahit önce Muhammet, dolabın üzerinden düştü. Daha sonralari ayağı ağrıdığı amacıyla tuvalete gidememiş, altına yapmış. Ablasına evde mevcut saflık malzemeleri ile şampuanı vererek, kardeşini temizlemesini söyledim. Biraz aktarılma sonra ablası, kardeşinin altını çamaşır suyu ile temizlediğini söyledi. 9-10 dolaşma önceki ise ablası, kahvaltı sırasında üstüne yunak öz döktü. Olay haset, ablası yanıma geldi. Ne olduğunu sorduğumda, ‘Muhammet duvara vuruyordu, saçlarını çekiyordu, Sus yat diye niteleyerek, ağzını kapattım’ dedi. Durumu anladığımda eşimi aradım amma söyleyemedim. Çünkü çocukları dolayısıyla eşim ile aramızda mesail vardı.”

“GEREKÇE ETRAFLI MEVKUFIYET SÜRESİ”

İşkence gördüğü belirlenen H.H.’nin polise verdiği ifadesinde, 9 yaşındaki kardeşinin ölümüne annelik Emine Hayyum’un hastalık olduğunu söyledi. İfadeler sonrası adliyeye irsal edilen Hayyum, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Daha sonralari Gemlik Cumhuriyet Başsavcılığı’nca Yenişehir Eş Cezaevi’nde tutuklu kâin Emine Hayyum, uzun mevkufiyet süresi ve adli tababet kurumundan istenen dosyanın gelmemesi esbabimucibe gösterilerek, 13 Sülale 2021’de tahliye edildi. Emine Hayyum hakkında ‘canavarca hisle ve azap yaparak öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet kodes cezası istemi ile oluşturulan dosya ise Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildi.

HAKKINDA YAKALAMA ÇIKARILDI

Bursa 7’nci Ağırbaşlı Ukubet Mahkemesi’ndeki yargılama sırasında İstanbul Adli Tıp İhtisas Dairesi’nden beklenen ifade geldi. Raporda, Muhammet Hüseyin’in ‘yakılarak ve ezinç yapılarak, öldürüldüğü anlaşılmıştır’ denildi. Rapor sonrası murafaa, 2 Eylül 2021’de Emine Hayyum hakkında tutuklama kararı çıkardı. Emine Hayyum’un Türkiye’da olduğu ve 375 gündür polis güçleri ekiplerince arandığı öğrenildi.